Ali Eray ÇELİK

Artvin ve ilçelerinde son günlerde artan yağışlar ve karların erimesiyle art arda heyelanlar meydana geliyor. Heyelan sebebiyle karayolları üzerine toprak ve kaya parçaları düşüyor.

SOL Parti Artvin İl Örgütü, bir açıklama yaparak tüm yetkilileri göreve çağırdı.

Yurttaşların ölümle burun buruna yolculuk yaptığını belirten SOL Parti, “Özellikle yağışların fazla olduğu dönemlerde yaşanan bu tehlikeler, en yoğun olarak Çoruh Vadisinde barajların inşa edilmesinden sonra yüksek noktalara ve dik yamaçların altına konumlandırılan yeni güzergahlarda görülüyor. Yolların yapım aşamasında kamusal bir denetim ve bilimsel bir altyapı çalışmasının olmaması yurttaşları ölümle burun buruna getiriyor” ifadeleri kullandı.

SOL Parti Artvin İl Örgütü yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı:

“Maraş depremiyle beraber yaşadığımız büyük felaketin acısı tüm yurtta sürerken, son bir haftadır Artvin ilimizde yurttaşlar her gün ölüm tehlikesi ile karşı karşıya geliyor.

Son dönemde artan yağışlar ve karların erimesiyle beraber oluşan çığ, toprak kayması ve heyelandan ötürü Hopa’dan Kemalpaşa’ya, Borçka’dan Murgul’a, Şavşat’tan Yusufeli’ne kadar bölgenin aktif ulaşım güzergahlarında toprak, taş ve kaya kütlelerinin karayollarına düştüğü görülüyor.

Daha önceki senelerde ihmaller nedeniyle can ve mal kayıpları yaşadığımız, göçükler ve çöküntülerle haftalarca kapalı kalan yollarda tedbirsizlik ve denetimsizlik sürüyor. Geçtiğimiz günlerde Yusufeli-Artvin güzergahında baraj işçilerini taşıyan bir minibüse kaya parçalarının çarpması sonucunda 4 kişinin yaralanmasıyla bir facianın eşiğinden dönülmesi, durumun ciddiyetini ortaya koyuyor.

Yolların yapım aşamasında kamusal bir denetim ve bilimsel bir altyapı çalışmasının olmaması yurttaşları ölümle burun buruna getiriyor.

Yol yapım çalışmalarında bölgenin coğrafi özellikleri ve gerçeklerinin temel alınmaması, arazi ve toprak yapısının incelenmemesi, zemin ve jeolojik etüdün ve sondajın yapılmaması gibi teknik yoksunluklar ve hatalar nedeniyle yurttaşlar can korkusuyla yolculuk yapıyor.

Özellikle yağışların fazla olduğu dönemlerde yaşanan bu tehlikeler, en yoğun olarak Çoruh Vadisinde barajların inşa edilmesinden sonra yüksek noktalara ve dik yamaçların altına konumlandırılan yeni güzergahlarda görülüyor.

“SORUMLULUK VATANDAŞA YIKILIYOR”

Bu yolları yapan şirketler maliyetleri düşürmek adına ihtiyaç olan noktalarda sağlam köprü yollarının veya riskli alanlarda tünellerin yapılmasından kaçıyor. Karayolları Genel Müdürlüğü, “Dikkat taş düşebilir” gibi uyarı levhaları asmak dışında bir önlem almıyor ve “biz uyarmıştık” diyerek sorumluluğu vatandaşa yıkıyor. Yetkililer, yaşanan her tehlikenin ardından faciaları engellemek yerine kaza ve doğal afet diyerek geçerken, bu uygunsuz yolları yapan ve bir daha hiçbir şekilde sorumluluk almayan ihmal sahibi şirketlerin sahipleri cezalandırılmıyor.

Bölgede çığ, toprak kayması, sel, heyelan ve yol göçmeleri riski sürekli bulunuyor. Bu nedenle tüm yetkililer bu konunun üzerine ciddiyetle eğilmek ve sorumlu davranmak zorundadır.

“UYARIYORUZ VE TÜM YETKİLİLERİ GÖREVE ÇAĞIRIYORUZ”

Bu felaketleri kar hırsından gözü dönmüş müteahhitlerin ve inşaat şirketlerinin yaptığı yollar, doğa ile umursamazca adeta ‘oynanması’, barajlar, taş ocakları, orman tahribatları, HES’ler, dere ıslahları ve tüm bunlara göz yuman denetimsizlikler yaratmaktadır. Rant hırsı yerine bilimin ve tekniğin esas alındığı, doğal yaşamı gözeten bir hayatı her noktada ve hep beraber, planlı bir şekilde inşa etmekten başka bir çare olmadığı ortadadır.

Yaşanan olayların gölgesinde, bölge için yol güzergahlarının risk haritasının acilen oluşturup bir an evvel harekete geçilmesi gerekiyor. Bu ve benzeri olayların tekrar yaşanmaması, yurttaşların ölümden saniye farkıyla dönülen yolculuklar esnasında “başına ne gelecek korkusu içinde” yaşamaması için tüm yetkilileri uyarıyoruz ve gerekli önlemleri almaya çağırıyoruz.”

Kaynak: www.birgun.net