TZD Rize Şube Başkanı Müfit AKMAN; “Temelinde tarımsal eğitim öğretimi barındıran, tarımın topraktan sofraya kadar her aşamasını içine alan 8-14 Ocak Tarım haftası kutlu olsun.

Türkiye de Tarımsal Eğitim Öğretimin başlamasının 178. yıl dönümüdür. 10 Ocak 1846 tarihinde İstanbul Ayamama Çiftliğinde kurulan (zirai eğitim müfredatı olan) Ziraat Mektebi ile Türkiye de Tarımsal Eğitimin Temeli atılmıştır. Bu nedenle de ülkemizde 8-14 Ocak haftası da tarım haftası olarak kutlanmaktadır. Tarım Haftasının özünü oluşturan Tarımsal Eğitim Öğretim başlangıcı ve yıl dönümü temeline dayanmaktadır. Bugün orta öğretim düzeyinde eğitim veren ve ara eleman yetiştiren okullar sayısında azalma görülürken, ön lisans ve lisans düzeyinde tarımsal konuda eğitim veren bir çok okul bulunmaktadır. Gerek bitkisel gerekse de hayvansal üretimde eğitim veren okul sayıları artmaktadır.

Tarım Eğitimi veren Okul sayılarındaki artıştan ziyade Tarımsal Üretimi ve Eğitimi seven insanların artması önemlidir. Dünya nüfusundaki artış , tüketim alışkanlıklarındaki değişiklikler, Ülkemizin tarım potansiyeli, gen kaynakları, dünya da yaşanan, Covid 19 salgını, yaşanan savaşlar , iklim değişikliği nedeniyle gıda krizini dikkate aldığımızda dünyada sürdürülebilir tarımın önemi giderek artmaktadır. Tarım, Toprak, Su, Enerji ve İklim Değişikliği her zaman ülkemizde ön planda olmalıdır. Tarımsal üretimin temelinde bu konuda eğitim almış Bitkisel ve Hayvansal üretimi seven Ziraatçı- Teknik elemanın sayısı, niteliği, çalışma sahaları ve bu konuda ki izlenecek politikalar,  işletmelerde tarımsal eğitim almış teknik personellerin üretime katkısı ile istihdamı oldukça önem arz etmektedir. Ülkeler hızla artan Dünya nüfusuna bağlı olarak kendi nüfusunu besleyebilmek için kısa, orta ve uzun vadeli sürdürülebilir tarım ve tarımsal eğitim planlaması ve yatırımlarına önem vermelidir. Tarım Bilgisi dersi zorunlu olarak Ortaokullarda okutulmalıdır. Temel tarımsal üretimin ilkokuldan itibaren öğrenilmesi çok önemli bir konudur.

Tarımsal üretim yapan çiftçinin girdi maliyetlerini azaltacak desteklemeler yapılmalı, çiftçilik bir meslek haline getirilerek çiftçinin sosyal güvencesi üretim döneminde prim desteği devlet tarafından karşılanmalıdır.

Dünyada yaşanan savaşlar, krizler , gıda fiyatlarındaki artışlardan ,enerji ihtiyaç artışları tarımsal üretimin, insanların tüketim isteklerindeki değişiklikler tarımın önemini daha da artmıştır. Önemli olan bu ihtiyaçları iyi tespit ederek geliştirmek rekabetçi ve destekleyici tarım politikaları ile bu sektörün tekrar canlandırılmasıdır. Artık tarım geleneksel yetiştiricilik usullerinden modern yetiştiricilik tekniklerine doğru hızlailerlemektedir. Çünkü geçmişte sadece geçimlik olarak yapılan tarım son dönemlerde işletmecilik temelinde

iktisadi kuruluşlar olarak faaliyetlerini sürdürmektedir. Eğitim kurumlarımızın da günün teknikleri ile donatılmış, teknoloji ışığında tarımı bilen seven, teknik eleman yetiştiren ,kamu yanında özel sektöründe ihtiyaçlarına cevap veren Tarım Meslek Lisesinden başlayan tarımsal eğitim kurumları olması gerekmektedir.

Tarımsal eğitim almış kişilerin daimi istihdamı ilgili kuramların asli görevi olmalıdır. Bu vesile ile özünde tarımsal eğitim öğretimi barındıran, temelde tarımın topraktan sofraya kadar her aşamasını içine alan 8-14 Ocak tarım haftasının,178. Yılında zirai eğitim gören öğrencilerin, bu eğitimi veren akademisyenlerin, sahada zor şartlar altında görevlerini yerine getiren Ziraat Mühendislerinin, ZiraatTeknikerlerinin, Ziraat Teknisyenlerinin ve geçimini tarımsal üretimle sağlayan direkt veya dolaylı olarak tarımla ilgili herkesin Tarım Haftasının 178. Yılını kutlar, tarım camiasına sağlıklı, verimli, bereketli, bol kazançlı yıl dilerim.” dedi.